Haber: Didem Çivici
Yeni Çocuklar ve Mutasyon
"Yeni Çocuklar"a etiket yapıştırarak ne yaptığımızı düşünelim.
İnanıyorum ki bu, beşinci topluluğumuzun hazırlanıyor olduğu yeni alt ırk. Aile
ağacı-yani eski ağacın üzerindeki yeni gelişmeye tekabül
ediyor." ~ Carol Parrish-Harra, Ph.D.
Artık şüphem yok ki, insan türünün uzun zamandır
tahmin edilen evrimdeki "Kuantum Sıçrayışı" gerçekleşiyor. Çocuklar "farklı"
doğuyorlar; çocuklar "değişiyorlar" -ya son derece etkileyici bir olaydan
dolayı, ya da ölüme yakın veya bunun gibi bir deneyimlemenin etkisini en iyi
şekilde açıklayan bir "güç yumruğu" ile çarpışmaktan dolayı meydana
geliyor.
Yeni çocuklar
fenomeni sadece alışılmadık davranışlara ve mor
ve indigo hakimiyetli auralara (çevrelerindeki elektromanyetik alanlar) sahip
olanları değil, aynı zamanda "kök ırklar" konseptini (insanırkı gen havuzunun
temel kök soyu), ve tüm insan ırkına tür olarak neler olmakta olduğunu da
kapsamakta. Bu konu hakkında çok fazla ses çıkıyor ve düşünülecek çok şey var.
Örneğin:
Lee Carroll ve Jan Tober, popüler kitapları "İndigo
Çocuklar: Yeni Çocuklar Geldi"de, yeni çocukların mor auraları olduğundan ötürü
İndigo olduklarını belirtmişlerdi (ezoterik hadislerdeki "Altıncı Kök Irk").
Yeni gençlerin yüksek derecede sezgili ve yaratıcı, kendinden emin, güçlü,
bağımsız, hızlı ve keskin zekaları varken nasıl teknik olarak uyduklarını
yazmışlardı. Kitaplarındaki çoğu bilgi medyum aracılığı ile kanallıklardan ve
bir kaç profesyonel ve ebeveynden gelmektedir.
Diğer bir zat ise Drunvalo Melchizedek'tir. Diane
Cooper'ın "Yeni Düşün Çocukları" hakkındaki röportajında, şu anda üç tür çocuğun
doğmakta olduğunu açıkladı: Çin'deki süper psişikler, İndigo çocuklar, ve AIDS
ile doğanlar. Çinli gençleri "inancın ötesindeki psişikler" olarak tanımlıyor.
Bu çocukların, ne tür ya da ne kadar zorlukta olursa olsun, onlara verilen tüm
testleri %100 başarı ile yaptıklarını söylüyor. Bu, onların üzülen ebeveynlerini
şaşırttı, "Her şeyi bilen bir çocuğum var. Ne yapmalıyım?". Bu çocukların Rusya
ve Birleşmiş Milletler'de de ortaya çıkmakta olduğunu ve bu süper psişiklerin
İndigolara benzediklerini rapor etti. (Paul Dong, Çinli çocuklar hakkında kitap
yazmıştır; "Çin'in Süper Psişikleri")
۩ AIDS'e ve ölümcül
hastalıklara karşı bağışıklı çocuklar
Drunvalo'yu en çok şaşırtan AIDS'li çocuklardır. "10
ya da 11 sene önce Amerika'da AIDS ile doğan bir bebek vardı. Onu doğumda test
ettiler ve 6. ayda AIDS pozitif çıktı. Bir sene sonra test edildi ve yine
pozitifti. 6 yaşına gelene kadar bir daha test edilmedi, ve yapılan bu test
gösterdi ki artık AIDS değildi! Aslında AIDS ya da HIV olduğuna dair en ufak bir
bulgu yoktu." diyor Drunvalo. Kaliforniya/ Los Angeles Üniversitesi'nde yapılan
araştırmalara göre bu çocuk gibi diğer gençler de 24 aktif kodon (m-RNA ipliği
üzerinde, amino asidi oluşturan üç birleşmiş nükleotid) yapısına sahiptiler.
Geneldeki 20 aktif kodondan farklı olarak bu 24 aktif kodona sahip çocuklar bu
hastalığa karşı önemli bir direnç gösterdiler. Her şeye arşı bağışıklıkları var
gibi görünüyorlardı. Drunvalo'ya göre bu DNA gelişimi, "hastalığın sonu"nu
müjdelemekte.
James Twyman ise kitabı "Sevgi Temsilcisi"nde,
Bulgaristan'da tanıştığı ilginç bir çocukla tanışma hikayesini ve ardından bu
çocuğun göstermiş olduğu psişik güçleri paylaşıyor. Maddenin şeklini
değiştirebildiğini, insanların düşüncelerini okuyabildiğini ve saf niyetle
görünüşlerini başka birer cisme dönüştürebildiğini gözlemliyor. Bulgaristan'ı
ziyaretinden dört ay sonra, ve tanıştığı bu çocuk ve onun gibilerle yaptığı
çalışmalar sonucunda, bu çocukların bilinçlerini açarak, nerede olursa olsun
onları telepatik olarak duyabilmeye başlıyor; ve çocukların, onda ve diğer
herkeste mevcut olduğunu söyledikleri potansiyel yetenekleri ifşa etmeye
başlıyor. Bulgaristan'dan sonra Bosna ve savaştan yara almış diğer bölgeleri de
ziyaret etmesi onun "Psişik Çocuklar"la tanışmasına neden oluyor. O dönemden
beri Oregon'daki bir bölgede, "Aziz Topluluk" üyeleri için geniş kapsamlı
tedaviler uyguluyor.
۩ Hiç bir eser
kalmadan AIDS ve HIV'den kurtulan çocuklar
10 yıl önce gündeme getirilen, AIDS'li bebekler
üzerinde yapılan testlere şüphe ile bakılıyor. Fizik uzmanları bu verilere göre,
söz edilen bebeklerin hiç AIDS ya da HIV virüsü taşımamış olduğunu keşfettiler.
Dünya çapında sadece bir kaç açıklanamayan durum söz konusu.
Yaklaşık yüzyıldan bu yana psikolojik çevrede
biliniyor ki zarar gören, stres altında olan, ya da bu tarz travmalara maruz
kalmış çocuklar psişik oluyorlar. Bunlar arasında raporlananlar: beden dışı
deneyimler, telepati, maddeyi düşüncelerle etkileme, geleceği bilme, melekler ya
da devalarla iletişim kurma ve onları görebilme. Kriz dönemerinde, çocukların
doğal sezgileri otomatik olarak yaşamını devam ettirme mekanizmasına yöneliyor.
Şöyle ki bilinç, kendisine bir çeşit kalkan oluşturuyor ve psişik güçler bu
kalkan görvini görüyor.
۩ Psişik olarak
bilinen çocuklar şimdilerde çok fazla-inanılanın bile ötesinde
Bu iddiaların çoğu doğru. Psişik çocuklar için
kurulan pek çok okul dünya genelinde yayılıyor; bununla birlikte konferans,
makale ve dergilere de rastlamak mümkün. Ve şu bir gerçek ki, şu anda dünyaya
gelen tüm varlıklar, "özel" olarak nitelendirilen bu çocukların özelliklerine
sahip. Buna ek olarak ise; dünyamız değiştikçe (daha az oksijen, azalan
manyetizm, artan fırtınalar...) her yaştan varlığın, kendini korumak ve adapte
olmak amacı ile psişik olarak uyanacağını söyleyebiliriz. Araştırmalar
gösteriyor ki, Çin'deki süper psişik çocuklar ergenlik çağından sonra kahinlik,
telepati ve madde üzeri güçlerini kaybediyorlar. Bundan şu sonuç çıkıyor: Psişik
yetenekler zihin, hormonal denge ve çevreden etkileniyor. Bu yetenekler gerçek,
ve 'süper güç' olarak lanse edilmekten, ya da dinsel yargı ve ayıplamadan çok,
daha geniş bir kabullenmeyi hak ediyor. Peki bu yargılamaların sonycynda neler
oluyor? İşte bu durumu derinlemesine incelemek gerçekten travmatik sonuçlara
götürebilir bizi; zira psikolojik olarak baskı altında olan çocuk, çevresinden
aldığı tepkiler karşısında savunmasız kalıyor ve intihara kadar
gidebiliyor.
۩ Senelerin
ötesinde bilgeliğe sahip olan çocuklar
Artık yetişkinler, tavsiyelerini ve yaşamlarını
değiştirdiklerini söyledikleri bilgelik sözlerini gençlerden alıyorlar. Gerçeği
görmek gerekirse, gençlerin nasihatları aslolanı yansıtmaktadır: Birbirinizi
sevin, rolüne bürün ve olsun, inancını koru, kimse yalnız değildir, her varlık
değerlidir, Tanrı gerçektir ve bizi sever... Şunu aklınızda bulundurun; modern
çocuklar birbirleriyle farklı ve bir çok şekilde iletişim kurmaktadırlar. Pek
çoğu kendi web sitelerine sahip, kitaplar yayınlıyor, radyoda yayın yapıyor ya
da televizyonda talk showlara katılıyor. Hatta e-magazin ve elektronik posta
servisiyle ağ kuruyorlar. Ya da bunları onlar için yapan bağlantıları var.
İnternet "Ağ" sistemi, BİRlik çerçevesinde iletişimin ilk örneğini oluşturmuş
gibi görünüyor.
۩ Normalin dışında
sakin, ve karşılıksız seven çocuklar
Günümüz gençleri alışıldığın dışında bir sakinlik
sergilemekte, ve bu huzur dolu dinginlik yetişkinleri sakinleştiriyor. Ancak bu
dinginlik hali karmaşayı, umursamazlığı ve sabırsızlığı saklıyor. Bazı gazete
sayfalarında şu tarzda başlıklar atılmıştı: "Genç Öğrenciler Şiddete
Yöneliyor"... 2003 Mart'ında bir gazeteci, ilk önce üç oğlunu, sonra da
kendisini öldüren bir babayla ilgili haberi soruşturmaktaydı. En küçük oğlunu
tanıyan bir çocukla sohbeti sırasında çocuktan şu soru geldi: "Sence tüm babalar
çocuklarını öldürmeli mi?" Şüphe yok ki yeni çocuklar sevgi dolu ve bu konuda da
oldukça cömertler. Bu çocuklar bunun geri bildirimini yapacak ve otoriteleri
oldukça kesin bir şekilde sorgulayacaklardır.
۩ Mutasyona
uğrayan, DNA sarmalı değişimi ve ek kodonlara sahip çocuklar
Gün be gün ortaya çıkan ve araştırmaya yönelik temayı
oluşturan bir gerçek varsa, o da DNA değişimleri ve yapısal mutasyonlar. Bu
konuda en kapsamlı araştırmalardan biri olan ve ses getiren makalelerden biri de
Dr. Berrenda Fox tarafından hazırlanmıştı (Dr. Fox röportajını bu ayki
"Değişiyoruz!" yazımızda bulabilirsiniz.). Fox, duyurusunu yaptıktan kısa bir
süre sonra kliniğini kapatmak zorunda kaldı; zira Amerika Tıp Derneği (American
Medical Association) ile bir tartışma (!) yaşamıştı.
۩ Dahi çocuklar;
zeka yükselişte
Standard IQ skorları hızlı bir yükselişte. Zekanın
ırsi olduğunu düşünüyorduk, yani genler aracılığı ile kalıtsal bir şekilde
taşındığı iddialarındaydık; ve çevre çok az etkiliyor deniyordu. Lakin günümüz
araştırmaları ortaya koyuyor ki doğanın etkisi çok fazla. Cornell
Üniversitesi'nden psikolog Ulrich Neisser, "Bu durum, IQ katılığını alt üst
etmektedir. Bunu değiştirebleceğimize dair güçlü kanıtlar var." Brookings
Enstitüsü'nden William T. Dickens, "İnsanların IQsu çevre ve genlerce
şekilleniyor; lakin çevreleri IQlarına denk." diyor ve devam ediyor, "Yüksek IQ
kişiyi daha iyi çevreye yönlendiriyor." Yani çevremiz olduğu gibi
bilinçliliğimizi ve zekamızı etkiliyor. Bir bakalım, en küçük ayrıntıda bile
bulmaca ya da sorularla karşılaşıyor bu çocuklar; sonuç olarak mutasyona uğrayan
bir zeka ile karşılaşıyoruz! Çocuklar ebeveynlerinden daha bilgili yetişiyorlar;
her türlü bilgiye ulaşılabilirlik olası çünkü.
۩ "Uzaylı" gibi,
farklı görünüşe sahip çocuklar, geniş ön loblar
Çocukların beyin yapılarında, sinir ve sindirim
sistemlerinde oluşan değişimlerden söz edilmekte; ve normal olmayan hassas deri,
kulak ve gözler... Değişimler geçiren bu çocuklar, ölüme yakın deneyimler
yaşayanlarla benzerlik gösteriyorlar; psikolojik değişimler açısından. Yapılan
araştırmalarda ortaya çıkan sonuç, biyolojik yapılardaki değişimleri ortaya
koyuyor; özellikle beynin ön lobundaki farklılıklar. Gözlemlenen o ki, bu
çocuklar resmen "miğfer" giyiyorlarmış gibi bir beyin yapısına sahipler. Bu
gözlemler genellikle kafatasının ön tarafı ve arka tarafındaki çıkıntı olarak
gözlemlenmekte. Bu özelliklere sahip pek çok çocuğun fotoğrafına yer verilen
"Biyolojinin Üstünlüğü: İnsan Tininin Mavi Kopyası" kitabında Joseph Chilton
Pearce tarafından inceleniyor. Ve şunu ekliyor, "Bu çocuklar son derece zekiler
ve adeta başka dünyadan gelmiş gibiler." Pearce'ın belirttiğine göre bu
çocukların anneleri de benzer bir geçmişe sahip. Kendilerine inançları tam ve
güçlüler; ve ayrıca oldukça spiritüeller. Çoğu kırk ya da otuz
yaşlarında.
Altıncı Kök Irk'ın öncüleri 1800'lerin sonlarından
itibaren gelmeye başlamıştı. Mor ya da indigo rengine sahip auraları olan
çocukların gelişleri artık bilinen bir gerçek diyebiliriz, ve gittikçe
yayılıyorlar. Aura renklerinin yanısıra beden tipleri, davranışları, mantıksal
ve sezgisel keskinlikleri de belirtilmeli. Gerçek İndigolar, Beşinci ve
Yükselmiş Beşinci Kök Irkları kadar fiziksel bir dayanıklılığa sahip değiller
(burada kastedilen 'gerçek İndigolar' Altıncı Kök Irk'a ait olanlardır.). Her
bir ırk, bir öncekinden sonra kendini fiziksel ve psikolojik olarak bilinçlilik
düzeyini geliştirir. İndigolar cinsiyet farklılıklarını değerlendirmede
yetenekliler; kişisel bağımlılıklara sahip değiller ve sağlık konularına da
oldukça ilgililer. Günümüzün sorunlarına baş ağrıtanlar Beşinci Kök Irk'a ait
mensuplardı (Yükselmiş Maviler); tedavi edici ve düzeltici göreviyle
gelmişlerdi. Düz bir mantığa sahiplerdi ve fiili olarak amaçlarından dönmeme
konusunda durdurulamazlardı. Yeni çocuklar; İndigo Kahraman, Kristal, Psişik,
Yıldız Tohumu, Başka Irk Melezi, Mavi Işın gibi isimler alıyorlar; ve kimseye
hizmet etmiyorlar.
İndigolar... Kristaller... Hepsi geldi, geliyor. Son
tohumlar ekildi; lakin içimizde keşfedilmeyi bekleyen o enerji tüm bu
sıfatlandırmaların ötesinde. Şimdi, tüm bu bilgileri yaşama aktarma ve sevgiyi
bolluğa çevirme vakti; değişimleri kabul ederek yeni ırka yer açma ve
sonsuzluğumuzun tadına varma vakti. Sevgimizle...
Çeviri: Didem
Çivici, © 2004 P.M.H.Atwater, L.H.D.,
Ph.D. yazısı baz alınarak
yazılmıştır.
Kaynak
Bence tüm bunlar aslında büyük bir kurgunun parçası. Düşüncelerinize kaynak olarak medyayı alıyorsunuz. Aslında hepimiz bir öğretinin içerisindeyiz. Bize durmadan bazı şeyleri işliyorlar. Mutasyon ve mutasyona bakış açımızın şekillendirilmesi hakkında çizgi filmlerin etkilerini konu alan bir yazı yazdım.
YanıtlaSilBelki beğenirsiniz. İşte linki:
http://www.fikiranaliz.com/mutasyona-ugra-kahraman-ol
Mutasyon kaçınılmaz bir durum gibi gözüküyor
YanıtlaSil